BİR OTOMOBİLİN ‘YENİ’ İBARESİNİ ALDIKTAN SONRAKİ HALİ ÖNEMLİDİR. BAZEN KÜÇÜK DEĞİŞİKLİKLERE RAĞMEN YENİ DENİLEBİLİYOR. MERCEDES C SERİSİ BU TANIMI BAŞTAN AŞAĞI DEĞİŞTİRMİŞE BENZİYOR…
Mercedes-Benz’in en başarılı modeli bence. ‘Ne alaka?’sorunuzu duyar gibiyim. Şöyle özetleyeyim; marka bu modele öyle güzel hareketler yapıyor ki bir anda tüm modellerini geride bırakıp en çok ondan bahsediliyor. Geçtiğimiz senelerde yani selefinde de adından fazlasıyla söz ettirmiş ve yollarda da bolca görmüştük C Serisi’ni. Motor kaputu altında yaptığı değişiklikle rekorlar kırmıştı. Hatırlayalım! Motor hacmini 1.6 litreye düşürerek var olan satış rakamını neredeyse dörde katlamıştı. Tabiri caizse ‘Peynir/ekmek gibi’ satılıyordu. Bu motor hacmi harekatı, diğer markaları da iştahlandırmıştı. Öyle ki geçtiğimiz yıllarda birçok modelinde Türkiye’ye özel motor seçenekleri yaratılıp, vergi avantajı sağlanarak tüketicinin kalbini kazanmayı başarmışlardı. Rakipleri de bu konuda hemen hamlelerini yapmıştı. Premium olmanın verdiği sorumluluk ve geriden gelen markaların takibi onu daha da güçlü kıldı. C Serisi’nin yeni halini herkes çok merak etmişti. Tam anlamıyla tanıtılmadan önce ortaya atılan birkaç fotoğraf, aylarca konuşulmasını sağlamıştı bile. Beklentiler büyüktü ve heyecanla bekleniyordu. Bugün gelinen noktada ise bu beklentilerin ve markanın bu modele yapmış olduğu PR çalışmasının meyveleri toplanıyor gibi. Çok kısa bir zaman önce satışa sunulmasına rağmen yollarda onlarca Yeni C Serisi görebilirsiniz. Sonuç: Yine mükemmel bir başarı!
Bu C Serisi mi?
Evet onu ilk gördüğümde, böyle bir soru sordum kendi kendime! Bu C Serisi mi? Gerçekten çok ama çok farklı bir tasarıma bürünmüş. Hatta ona yakıştırılan küçük S Serisi benzetmesini de bir kez daha haklı buldum. Bu benzetme, piyasaya sunulmadan önce gösterilen fotoğraflardan sonra yapılmıştı ve bazı kesimler tarafından da eleştirilmişti. Dürüst olayım ben de o eleştirileri yapanlardan biriydim. Hatta daha dürüst olup söylediğim şeyleri yazayım. “Neden yeni diye sunulan bir model var olan bir modele bu kadar benzer ki?” demiştim. Bu soruyu onu ilk gördüğünde unuttum diyebilirim. Evet, benzerlik konusunda hala istikrarlı. Fotoğraflarda değil gerçeğinde de onu S Serisi’ne benzettim. Ama rahatsız etmediği gibi çok hoşuma gitti. Akıcı ve agresif dış tasarımı selefinden çok ama çok farklı. İç mekanda da durum farklı değil. Malzeme kalitesi hariç hemen hemen her şey değişmiş. Kusursuz ve estetik bir şekilde tüm ekipmanlar yerini almış iç mekanda. Benim için sanırım bir takıntı haline gelen bir detay var sadece. Orta konsolda yer alan bilgi ekranı! Bir tek buna alışamadım. Diğer modellerde de yer alan bu bilgi ekranının daha farklı bir şekilde yer alacağını hayal etmedim değil. Bu konuda Audi’nin ön konsolun ortasından çıkan bilgi ekranı iyi bir referans aslında. Bilmiyorum, belki seveni benden daha çoktur. Ama bu benim düşüncemi değiştirmeyecek. Onun haricinde söyleyecek tek sözüm yok. Yuvarlak formlu havalandırmalar, koltuklar, direksiyon vs. Tüm detaylar hem şık hem de yüksek kalitede sizi karşılıyor. Vites kolunun direksiyon arkasına alınması ile kazanılan hacim saklama gözü olarak geri dönmüş. Kattığı estetiklik de cabası. Vites kolunun yerini alan Comand Online multimedya kolu çok havalı. Ele oturan bu kola alışmak biraz zaman alabilir. Sürüş esnasında sağ elinizi fazlasıyla meşgul ediyor. Tasarım konusunda 10 üzerinden 11 alıyor benden. Selefiyle hiçbir bağlantısı olmadığı gibi bir üst sınıfa da göz kırpıyor. Normalde fiyat/kalite dengesinde hep şu benzetme vardır. “Buna bu kadar para vereceğime, şu kadar daha fazla verip bir üstünü alırım” cümlesini sıkça duymuşsunuzdur. Yeni C 180 içinse bu cümleyi; “Buna bu kadar para vermeye ne gerek var? C 180 daha ucuz” denilebilir artık. Çok konuştum. Yola çıkma zamanı…
Yenilikleri sadece tasarımda değil!
Zaman geçirip özelliklerine bakınca “Tamamen yenilenmiş” söylemi daha baskın olmaya başlıyor. Tasarımı gibi mekanik durumunda da ciddi değişimler var. Mesela tamamen yeni bir altyapı üzerinde şekil bulmuş. Hatta Mercedes’in yeni arkadan itişli MRA altyapısının uygulandığı ilk otomobil olarak tarihe geçiyor. Bu altyapının en büyük avantajı kilosunda! Yüzde 50 oranında alüminyumdan yapılmış ve bu sayede hem performans hem de yakıt tüketiminde avantajlar elde edilmiş. Şöyle ki Yeni C Serisi selefine göre 100 kg daha hafif. Premium havayı Start/Stop yani çalıştırma butonunda da görüyoruz. 1.6 litrelik turbo benzinli motora sahip C 180’nin 156 HP gücü bulunuyor. Maksimum torku ise 250 Nm. 0-100 km hızlanması da 8,5 saniye. Yolda kuğu gibi süzülen bir yapısı var. Sessiz yapısı bu hissi oluşturdu bende. Elektronik direksiyon sistemi taleplerinizi yerine getirmekte ısrarcı davranıyor; yumuşak yapısına rağmen! Eğer daha sert bir tercihiniz var ise orta konsolda bulunan Agility Select tuşu ile direksiyon ve motor tepkilerini kişiselleştirebiliyorsunuz. Sürüş modu olarak da Sport, Sport+, Confort, Economy ya da Manuel seçenekler emrinize amade. 7G-Tronic isimli 7 ileri otomatik şanzıman kombine edilen motor alt devirlerden itibaren istekli bir tutum sergiliyor. Bu arada Yeni C Serisi’ni isterseniz 6 ileri manuel şanzıman ile de satın alabiliyorsunuz. Tabii sipariş yöntemi ile. Hoş bugün hangisini isterseniz isteyin sipariş beklemek zorundasınız! Bu otomobili almak için sıraya girilmiş durumda. Konforlu bir sürüşü garanti eden bir model. Arkadan itişli olması, onu ailenin son üyelerinden de fazlasıyla ayırıyor. Virajlarda sakin bir tavır sergiliyor. Konuğumuz Mercedes C 180 Fascination! Tavsiye edilen anahtar teslim fiyatı 148 bin TL. Metalik Paladyum Grisi, Adaptif Uzun Far Yardıncısı ve LED Akıllı Işık Sistemi gibi ek donanımlar ile konuğumuzun fiyatı 154.933 TL. Geniş bir fiyat seçeneği var. Bugün yeni bir C Serisi almak isterseniz 121 bin TL ile 300 bin TL arasında seçenekler mevcut. AMG donanıma sahip bir C 180’nin başlangıç fiyatı ise 151.500 TL.
Uzun lafın kısası bu C Serisi çok iş yapar. Hatta rakiplerinin başını kuma gömer gibi. Gerçekten karşısında duranların işi çok zor…
yazı: Aykut Özdek Fotoğraf: Serhat Özdek
