Seat markasının ikonik ve özel versiyonlarında adı hayat bulan Cupra, bağımsız yolculuğunda merdivenleri çok hızlı tırmanıyor. 6 yıllık serüveninde 500 bin adetten fazla satış gerçekleştiren markanın Türkiye için planları büyük.
Logosunun içinde yatan anlam “Cesaret, Korkusuz ve Kararlı” olarak tanımlanıyor. Cupra markası gerçekten bu anlamlara uyan adımları atıyor. Markanın 6 yıl önce başladığı bağımsız serüveni yükselerek devam ediyor. Bu süreçte marka değerini 1,7 milyar dolarlara kadar çıkardı. Bunu yaparken geçmişte yer aldığı, Seat markası adı altında sunduğu “karakter” ile sürdürüyor desek yanlış olmaz. Otomobilin bir tutku olduğunu hatırlatan bir bakış açısı var. Bu sadece sunduğu modellerde yok. Markanın yönetim kadrosunda da bu tutkuyu görüyorsunuz. Geçtiğimiz ay Cupra COO’su Sven Schuwirth ve Global İletişim Direktörü Cecilia Taieb ile özel bir söyleşi gerçekleştirdik. Söyleşinin devamında Cupra’nın Türkiye pazarına bu yıl sunacağı iki yeni elektrikli modeli görme şansını yakaladık Bu iki yeni model Cupra Born ve SUV model olan Cupra Tavascan.
Türkiye için ciddi adımlar atma hedefindeler. Avrupa’da sekiz tane Cupra City Garage’dan bir tane de İstanbul’da açmayı planlıyorlar. Bu merkezleri açarken şehir ruhuna dikkat ettiklerini dile getiriyorlar. Bu konuda marka COO’su Sven Schuwirth, “İstanbul eşsiz bir yer” tanımlaması yapıyor. Yeri bile belirlenmiş, çok yakında hizmete girmesi muhtemel. 2022 yılında 2 bin 800 adetler seviyesinde satış başarısı gösteren Cupra, 2023 yılında 10 bin adetleri aşmış. Bu yükselen grafik sayesinde Türkiye’ye dair planları ciddi anlamda resmiyet kazanmış durumda. 2024 yılında ülkemizde yollara çıkacak olan Cupra Born 540 km menzile sahip. Sürdürülebilir malzemelerin kullanılarak üretilen Born’un ilk etapta 170 kW motor gücüne sahip e-Boost versiyonu gelecek. 0’dan 100 km hıza 6,6 saniyede çıkan modelin 150 kW’lik versiyonu daha sonra sunulacak. Diğer model ise Tavascan. Endurance 210 kW (286 HP) ve VZ 250 kW (340 HP) olmak üzere iki farklı versiyonla sunulacak modelin 550 km menzil sunduğunu belirtmek isterim. Net batarya kapasitesi 77 kW olan modelin yüzde 10’dan yüzde 80 şarj süresine yarım saat içerisinde ulaştığı söyleniyor.
Tasarım olarak oldukça iddialı olan bu iki model özelinde sahneye çıkan Cupra Uluslararası Satış Direktörü Erdem Kızıldere Türkiye özelinde önemli bilgiler paylaştı. Türkiye’nin Cupra markasının gelişimine büyük katkı sağlayan bir pazar olduğunu dile getirdi. Geçtiğimiz yılda elde edilen sonuçlar ile Türkiye, Cupra’nın küresel anlamda 6. büyük pazarı olduğunu söyledi. Bu başarıda Doğuş Otomotiv’e de bir parantez açtı. Cupra’nın en fazla satış yapan 5 Avrupa pazarından sonra en büyük distribütörü konumunda olduğunu söyledi. Türkiye, CUPRA Stratejisinin başarıyla uygulanması noktasında referans pazarlardan biri oldu ve CUPRA’yı en hızlı büyüyen markalardan biri haline getirdi. Halen Türkiye genelinde 24 CUPRA Garajımızda markamız deneyimlenebiliyor. Yıl sonuna kadar bu sayıyı 30’a çıkarmayı planlıyoruz.” dedi.
Yeni bir marka sayılmasına rağmen büyük başarılara imza atacak gibi Cupra. 6 yılda 500 bin adetlerin üzerine çıkmak ve krizlere rağmen 2023 yılındaki satışlarını yüzde 50’den fazla oranda artırmak büyük başarı. Ülkemizde elektrikli modellere artan talep markaların da iştahını kabartmış durumda. Türkiye pazarı tahminlerin yapılamadığı bir pazar desem yanlış olmaz. Ama dinamikliğine de laf ettirmeyecek bir pazar. Son 3 yıldaki elektrikli modellerin satış adetlerindeki yükselen grafik gelecek konusunda tahminleri kolaylaştırıyor. Cupra markası tasarımları, hedefleri ve Türkiye planları ile yerini sağlamlaştıracak hamleler ile ilerliyor. Tabii ki burada Doğuş Otomotiv’in gücü yadsınamaz. Her ne kadar yeni güne yeni vergi dilimleri ya da kararlar ile uyanma ihtimaliz olsa da markalarda, tüketicilerde bu durumu çabuk kabulleniyor. Otomobil bir tutku ve Türk insanı otomobili seviyor…
GENÇLİK İKSİRİ
Markaya 3 yıl önce katılan ve bir yıldır markanın COO’luğunu üstlenen Sven Schuwirth, ekibinin enerjisinden ilham alarak gençlere dair hedeflerini dile getiriyor. Gelecekteki müşterileri için ilham kaynağı modeller üretmek hedefleri.
Geçtiğimiz yıllarda Seat markası içinde Cupra takısı alan modeller vardı ve bu modeller genelde kadın kullanıcıların tercihi olabiliyordu. Söylem olarak da “Seat Cupra” olarak daha naif bir söylemde dile geliyordu. Oysa şimdi “Cupra” derken bile daha güçlü ve vurgulu söyleniyor. Modellerinizdeki tasarım ve tarza bakılırsa hedef kitle kim?
Schuwirth: Dediğiniz çok doğru. Ama şu net, Cupra markasının kadın ya da erkek farketmeksizin hedefi net. Hedefimiz dinamik ve güçlü modelleri tüketici ile buluşturmak. Yenilikçi, rekabetçi ve insanın ruhuna dokunan modeller üretmek. Gelecek elektrifikasyon ve bu bir süreç. Bu hedeflere giderken imajınızın güçlü olması gerekiyor. Global bir yaklaşım ile hareket ediyoruz. Büyüme potansiyelimiz nerede, müşteri potansiyeli olanlar neler bekliyor gibi soruların cevaplarını aradık. Hatta potansiyel müşteriler ile tanıştık. Öncelikli pazarlarımızı belirledik. Söylem olarak güçlü olmanın yanı sıra ürünlerimiz ile de çok güçlüyüz. Kadın ya da erkek, her beklentiyi karşılayacak modellerimiz mevcut ve gelecekteki teknoloji ile beklentileri karşılayacak modeller üreteceğiz ve sunacağız.
Dünyada pandemi ile birlikte bir üretim krizi mevcut. Özellikle çip sorunu! Bu durum üretimi ve Cupra stratejisini ne kadar etkiliyor?
CUPRA markası 2023 yılında, bir önceki yıla oranla yüzde 51’lik bir büyüme gerçekleştirdi. Yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen, böyle bir satış başarısına imza attık. Yeni bir markayız ve geçmişten gelen bir mirasımız yok. Yani pazarların dinamiklerine uyum sağlamada bir sorun yaşamıyoruz. Bu da pazarlarda bir ivme yakalamamızı beraberinde getiriyor. Araçlarımızın beğenildiğinin bir göstergesi olmasının yanısıra, stratejimizin de doğru olduğunu görüyoruz. Yeni modellerimizle 2024 yılında ayrıca bir güç kazanacağız.