RENAULT’UN YENİ ‘TILSIM’I!
Yarişacaği alan kolay değil. D segmentinde boy gösterecek. algilari değiştirecek mi? Bunu zaman gösterecek.
İlk olarak Frankfurt Otomobil Fuarı’nda görmüştüm onu. Renault standında herkesin ilgisini çekmeyi başarmıştı. Özellikle iç mekandaki farklılıklar, bu modeli ile hedeflerin yüksekte olduğunun kanıtıydı. Fakat fuarlarda asıl özelliklerini sadece okuyabiliyorduk. Yani, Talisman’ın iddialı olduğu ve oldukça önemli olan bir özelliği vardı. 4Control adındaki sistem! Bu sistem, kafaları karıştırmıştı. Fuarda da bir demo ile anlatılmıştı da! Dört tekerlekten manevra sistemi. Evet evet manevra! Arka tekerleklerin de yoldaki durumunuza göre yön aldığı bir sistem bu. Tasarımı, teknolojisi güzeldi; ama fuar doğal olarak kesmemişti beni. Geçtiğimiz ay kafamdaki kuşkuları ve merakımı giderecek davet gelmişti. İtalya’da Renault Talisman’ı iki gün boyunca kullanmak için Bolonga ve oradan da Floransa’ya yol aldık…
‘Yarışçı’ bir duruş!
Hedeflerin büyük olduğu kesin. Teknolojik yeniliklerin arkasına sığınılmamış. Hoş bu segmentin ağır bir duruşu var. Yani çok fazla alengirli numaralara gerek yok. Kalite ve fazla olmayan duruş daha kıymetli. Talisman’da ise bir gençlik hali var. Rakiplerine göre bence daha genç ve dinamik duruyor. Profilden baktığım zaman koşmaya hazır bir yarışçı gibi duruyor. Arkaya doğru eğimli tavan ile 5 metreyi bulan uzun yapısı sportif gösteriyor onu. Önde biraz karmaşa var gibi görünüyor. Alışmak zaman almıyor. Her şey büyük geldi gözüme. En doğru ifadem bu sanırım. Ön bölümde büyük Renault logosu, krom detaylar, ve LED’ler. Gözlerim bu kadar parlaklığı ilk bakışta kaldıramadı diyebilirim. C şeklindeki LED’ler yan tampona kadar uzanıyor ve şık görüntüsüyle kafa karışıklığını önlüyor. Arka tasarım çok daha şık ve D segmentinin temsilcisi olduğunu daha iyi anlatıyor. 19 inçe kadar olan jantlar, bu dinamik tasarımı tamamlıyor. İç mekandaki özellikler kağıt üzerinde ‘yok artık’ dedirtiyor. Segmentinde ilk olan 8,7 inçlik dokunmatik renkli dikey ekran, ısıtmalı, soğutmalı ve masajlı koltuklar ilk dikkat çekenler. 2808 mm’lik dingil mesafesi konfor konusunda üzerine düşeni yapıyor. 8,7 inçlik dikey renkli ekrandan her şeyi kontrol edebiliyorsunuz. Dokunmatik olarak komutları yerine getirdiği gibi vites konsolunda bulunan dairesel kumanda ile de kontrolü mümkün. Direksiyon sportif! Kafa karıştıran tuşlar yok. Koltuklar çok rahat. Özellikle uzun yolculuklarda masaj özelliği ile rahatlatıyor. Orta konsol ve aracın genelinde kullanılan yumuşak plastik ve kaplamalar kalite hissini artırıyor. Özellikle ahşap kaplamalar standartları yükseltiyor. Sadece büyük ekranın etrafı mat bir kaplama ile çerçevelenmiş. Bu, biraz basit kaçmış diyebilirim. Ekran, dokunmatik olarak kullanıldığında komutlara geç cevap veriyor. Bu segmentteki bir araçtan daha hızlı bir cevap bekledim diyebilirim. Gösterge paneli sade ve şık. Rahat okunuyor. Hemen üzerinde bulunan head-up display ekran sayesinde gözünüzü yoldan ayırmadan ilerleyebiliyorsunuz. Güvenlik konusunda da üzerine düşeni yapıyor Talisman. Adaptif far sistemi, adaptif hız sabitleme, güvenli mesafe uyarısı, acil durum freni, şerit takip uyarısı, kör nokta uyarısı, tabela okuma sistemi gibi donanımlar dikkat çekiyor. Arka koltuklarda diz mesafesi oldukça iyi. Talisman’da sunulan saklama gözleri ve 618 litrelik bagaj hacmi tatmin edici.
Çok çeşitli motor seçenekleri
Talisman’ın motor seçenekleri kafanızı karıştırmasın. Türkiye’de 1.6 litre dizel otomatik şanzımanın çok iş yapacağı kesin. 150 ve
200 HP’lik turbo üniteler benzinli seçenekleri oluşturuyor. Bu iki seçenekte 7 ileri, çift kavramalı otomatik şanzımanlar görev yapıyor. Dizellerde ise 110 HP’lik 1.5 litre, 130 ve 160 HP’lik 1.6 litre seçenekler bulunuyor. Bu seçeneklerden 1.5 dCi ve 1.6 dCi 130 HP’lik versiyonu hem manuel hem de EDC6 şanzıman seçenekleri ile alabiliyorsunuz. Sadece 1.6 dCi 160 HP’lik seçenek EDC otomatik şanzıman ile alınabiliyor. Türkiye’ye sadece üç dizel motor ile geleceğini de söyleyeyim. İtalya’da kullandığım versiyon çift turbolu versiyondu. 160 HP gücü 4000 d/d üreten ünitenin maksimum torku ise 1750 d/d’den itibaren 380 Nm. 6 kademeli çift kavramalı, EDC isimli otomatik şanzımanla bu gücü kontrol ediyor. 0’dan 100 km hıza 9,4 saniyede ulaşan Talisman’ın bu versiyonu, sürüşümüzde ortalama 5 litrelik tüketim değeri verdi. Orta sertlikteki süspansiyon sistemi bulunan araçta Multi Sense teknoloji ile gaz pedalını ve direksiyon tepkileri ile şanzımanın vites değiştirme hızını ayarlamak mümkün. Süspansiyonların sönümleme kapasitesini de elektronik olarak ayarlayabiliyorsunuz. Opsiyonel olarak sunulan 4Control sistemi, sürüş moduna göre saatte 80 km hızın altında arka tekerlekler, ön tekerleklerin aksi istikametinde 3,5 dereceye kadar dönüyor. Bu sayede manevra kabiliyeti maksimum seviyeye ulaşıyor. Zaten 10.8 metrelik dönüş çapı en iyi gösterge diyebilirim. Hızınız yükseldiğinde ise arka tekerlekler ön tekerlekler ile aynı yönde 3,5 derece dönüyor ve yola olan hakimiyet artıyor.
Renault markası D segmentindeki Alman hükümdarlığını yıkmaya hiç bu kadar yakın olmamıştı diyebilirim. Talisman gerçekten kafaları karıştıracak cinsten. Özellikle VW markasının son zamanlarda yaşadığı sıkıntılı günleri göz önünde bulundurursak Talisman için her şey iyi görünüyor. Türkiye’de 2016 yılının Şubat ayında satışı planlanan Talisman, konfor ve sürüş özellikleri ile de rakiplerine zor günler yaşatacak gibi…